24 Aralık 2010 Cuma

Anlatıcakbirsürüsaçmasapananımvarvedeligibikonuşasım.

Çok özledim lan yazı, sıcak havaları. Arctic monkeys den secret door dinleyip C'den mesaj gelmesini beklediğim günleri özledim. Sabahın 5'in de bile yatağımı aydınlatan komşu ışıklarını özledim. Hafif bir esintide serinlemeyi özledim. Gökyüzünü izlerken uyumayı unutmayı özledim. Zorunluluktan değil de yorulduğum için uyumayı özledim.
  Bir zamanlar kışı severdim. Kar için değil. Soğuk için. Ama artık eskisi kadar sevemiyorum kışı. Okula gitmek zorunda olduğum için belki de. Her sabah o sıcacık güvenli yumulduğum yataktan kalkıp 6 kişisiyle konuşmadığım sınıfa gitmek işkenceden de beter. 
 Bazen okula C'nin yaşadığı eve çok yakın belki karşılaşırız diye gidiyorum her gün ama her gün aynı caddeyi onu görebilmek adına tarıyorum. Ama bugüne kadar hiç göremedim.
 C takıntım bu kadar da değil. Bazen daph'dan ayrılıp eve dönerken caddedeki balıkçının oradaki trafik lambaları kırmızıysa bugün burda diyorum (o ışıklardan geçersem aramızda sadece bir iki ev kalıyor çünkü). Karşıya geçiyorum. Ama aramızdaki bir iki evi aşamıyorum. Öylece yürüyorum her sokak arasında bakıyorum ama belki yürüyordur görürüm diye.
 Belki de onu yaz tatilimi hatırlattığı için arıyorumdur diyip kandırıyorum kendimi.
-----------------
Ailemle de absürt şeyler yaşıyorum şu aralar mesela kardeşim ve ben;
K: Ne aldın?
V: Duş jeli.
K: Nasıl kokuyor? (Koklar) Fena değilmiş ne var bunda?
V: Safran. Sezar bile Bununla yıkanırmış.
K: Nerden biliyorsun?
V: Sezarı ben yıkardım.
K: Sen hamammıydın?!
V: Evet canım kubbem vardı benim. Mermer kaplıydım.
Gibi.
Babam ve ben: (ben odam da babam kapımda)
B: Ne yapıyorsun içeride?
V: Yerimizi buldular bütün ekip geri çekiliyoruz.
B: Bak ya dalga geçiyor.
 Bir de annem ve ben:( ben evden çıkıyorum annem çıktığımı görüyor)
A: Dışarı mı çıkıyorsun?
V: Yok prova yapıyorum birazdan çıkacağım.
-----------
Dün akşam bir günlüğümü buldum. 2003'den 2008'in sonuna kadar. 
Her sayfasında gül var. Gülün yanındaysa Seni seviyorum.....(semih, yaşar, hazar, kaan, ibrahim, deniz, erhan, güven, fatih var lan.) 
Her sayfasını gülerek ve ya ağlayarak okudum. Öyle özlemişim ki...
Ben lise de hayatına sıçılmış bir insanım. 
İlkokuldayken sınıftaki herkes birbirine güvenirdi. Bir kişi azarlandığı zaman 10 kişi tokat yiyip otururdu. (tamam her türlü zarardayız ama.) Şimdi sınıfta bir birinin arkasından sırtını döndüğü an konuşan 6 kadar grup var. Sınıfa girdiğim de kendi grubum dışında kimseyle göz göze bile gelemem. Adamı gözüyle yiyen insanlar tanıdım çünkü. 
İlkokul güzeldi. Hem de çok güzeldi.
Son olarak Daph Çok özür dilerim çok konuştum bu gece. Başım dönüyor yetersiz oksijenden dolayı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder